Kevser Ötkün ve Gülçin Çolak
Quota: 15
Mahremiyet eğitimi, çocuğun kendisinin ve başkalarının özelini fark etmesi, sosyal hayatta kendi özel alanını koruyabilmesi ve doğru şekilde sınırlar koyabilmesi konularını içerir. Ailede başlayan bu eğitimin okulda da devam etmesi ve “kişisel alan” kavramıyla ilişkilendirilerek bütün okul toplumunca benimsenmesi gerekir. Atölyemizde çocuğa bu eğitimin nasıl verileceği noktasına değineceğiz.
Zeki Bayraktar
Quota: 20
Program kapsamında çocuklarda cinsel kimlik gelişiminin önemi ele alınacaktır. Hepimizin bildiği üzere insanın gelişimi çocukluk yıllarında, çoğunlukla anne babanın çocuğa olan davranışları ekseninde gerçekleşir. Her çocuk içinde büyüdüğü ailenin normlarını, anne ve babasının davranış örüntülerini farkında olmadan taklit etme güdüsü ile dünyaya gelir. Çocuklar bu davranış kalıplarını, hayata dair kök inançlarını, ön kabullerini, anne babalarını gözlemleyerek, bilinç dışı bir şekilde oluştururlar. Çocukların cinsel kimlik gelişim döneminde anne ve babaya düşen görevlere ve bu konunun önemine dair aklınıza takılan tüm sorulara yanıt bulabileceksiniz.
Engin Uzun
Quota: 20
Bu çalıştayda, cep telefonu ile fotoğraf çekme teknikleri üzerine odaklanılacaktır. Katılımcılar, cep telefonlarıyla etkili ve yaratıcı fotoğraflar çekebilmek için gerekli ipuçları ve teknikler hakkında bilgi sahibi olacaklar. Çalıştay, doğru açı, ışık kullanımı ve kompozisyon gibi fotoğrafçılığın temel unsurlarını cep telefonu ile uygulamalı olarak keşfetmeyi amaçlamaktadır.
Hande Kayhan
Quota: 15
Bu çalıştay, felsefeyi gündelik hayata bakan yönüyle keşfetmemizi sağlayacak. "Felsefe ne değildir?" sorusuna cevap verecek ve felsefe çemberi etrafında toplanarak bir hikâye hakkında sorgulama yürüteceğiz. Hikâyedeki felsefi soruyu tespit etme çalışması yaparak çalıştayımızı noktalayacağız.
Mahmut Er
Quota: 20
Çocukların teknoloji kullanımının sınırı ne olmalı? Dijital sınırları nasıl koymalıyız? Konulan sınırları korumak için nasıl bir yol izlemeliyiz?
Emrah Akman
Quota: 15
Dijital dünyanın sınırsızlığı öğretmenler için endişe verici hâle gelmiş durumda. Peki, sınırları oluşturmak konusunda dijital oyunlar işlevselleştirilebilir mi? Öğretmenler için dijital oyunların sınırlarını koymak ve konulan sınırlarla bir eğitim materyali hâline getirmek mümkün mü?
Rümeysa Uluurgun
Quota: 15
Bir sınıfı yönetebilmek ve rehberlik yapabilmek için duygusal, bilişsel ve davranışsal sınırlar nasıl oluşturulabilir? Bütünleyici bir sınıf rehberliği programı öğretmenin işini kolaylaştırabilir mi?
Erol Yücel
Quota: 15
Yapay zekâyı insanlık yararına kullanabilmek için doğal zekânın sınır koyucu olarak önde olması gerekir. Bu konuda öğretmenlerin yapay zekâya hakimiyeti, sınırları belirleme ve yapay zekâyı araçsallaştırma konusunda belirleyicidir. Öğretme asistanı olarak yapay zekânın sınırlarını konumlandırmak, öğrenmenin ve ilânihaye insanın geleceği için öğretmenin atacağı en önemli adımlardan birisidir.
Ayşenur Arıca ve Fatma Betül Karalı
Quota: 15
Öğrenmeyi merkezine alan her öğretmen, sınırlarını oluştururken ödevleri mahir şekilde kullanmayı bilir. Ödev, adı üzerinde bir öğrenme vazifesi olarak, öğrencilerde kendi öğrenmesinin sorumluluğunu kazanması ve sınırlarını oluşturabilmesi için gerekli bir yöntemdir. Bu yöntemi en etkili şekilde kullanmak için özgün ödev tasarımları ve nitelikli geri bildirim ilkeleri bilinmelidir.
Turgay Öntaş
Quota: 15
Bilgi ile veri arasındaki sınırı fark edebilme becerisi insanı hakikate ulaştıran en önemli yetilerden biridir. Bu yetiyi kazandırmak eğitim süreçlerinin asli görevidir. Sınır koyucu ve sınırları koruyucu olarak öğretmenlerin öğrencilerini ilgiden bilgiye, bilgiden marifete, marifetten hakikate ulaştırabilmesi için hayatı analitik okuması koşulu vardır.
Adnan Ertemel
Quota: 15
Sınırsız fikirlerle dolu bir dünyada, fikirlere katma değer kazandırmak ve ürüne dönüştürmek eğitimciler olarak öğretmemiz gereken en önemli yöntemlerdendir. Bunu sağlamak için eğitimde sosyal inovasyonu ve girişimciliği sınıf ve okul ikliminin vazgeçilmez bir parçası hâline nasıl getiririz? Öğrenmeyi daha bağlantılı ve yüksek katma değerli hâle getirmek için sosyal inovasyon ilkelerini sınıfımızda nasıl uygulayabiliriz?
Çiğdem Tavkul
Quota: 15
Hikâyeler hayatta sınırlarımızı oluşturmamız için bize yoldaşlık edebilecek en güzel rehberler. Dede Korkut ya da Korkut Ata, kamlar, dengbejler her an yanımızda olsa, bize yolun sınırlarını gösterse fena olmaz mı? Ya da öğretmenler Korkut Atalara dönüşebilirler mi?
Reyyan Büyükgümüş
Quota: 15
Derslerinde sınırlarını genişletmek isteyen her öğretmen için çocuk kitapları kolaylıkla şahane bir ders kitabına dönüştürülebilir. Çocuk kitapları öğrenmenin özgürleşebilmesi adına hem öğretmen hem öğrenciler için adeta bir çift kanat gibidir. Peki, çocuk kitaplarını derslerimize daha fazla nasıl katabiliriz?
Sefer Soydar ve Levent Akgünlü
Quota: 15
Sömürge sonrası dünyada sömürgeciliğin tamamen ortadan kalktığı söylenebilir mi? Epistemik sömürgeciliğin halen müfredatta, pedagojik yaklaşımlarda, eğitim programlarında gölgelerini bulmak mümkün. Peki öğretmenler olarak epistemik sömürgeciliğe karşı sınırlarımızı nasıl oluşturmalıyız?
İpek Coşkun Armağan
Quota: 15
Düşünce, dil, duygu, davranış ve değerlerin ilkeleri ile sınırları belirlenmiş bir hayatı öğrencilerinizin hayatına katmak için müzakerenin imkânlarını hiç düşündünüz mü? Zorluklarla baş etme, çatışma ve problem çözme, duygusal kırılganlıkları yönetme ve düzenleme becerilerini kazandırabilmek için öğretmenlerin, müzakere ve ara buluculuk yöntemlerini bilmesi okul ve sınıf ikliminde etkin şekilde kullanabilmesi tüm öğrenme yaşantılarına değer katar.
Yıldız Kulkul ve Refika Angassa
Quota: 15
Düşüncenin sınırları var mıdır? Sınırsız düşünme bizi her zaman özgür ve güvenli bir yola koyar mı? Bu durumda düşüncelerimizin de sınıra ve düzene ihtiyacı olduğu söylenebilir mi?
Fatma Bayram
Quota: 20
Varlığımızın sınırlarını ve yaradan ile bağımızı koruyan ve güçlendiren sınırları bilerek özgürleşmek nasıl mümkün olur? Bir öğretmen öğrencileri ile bu bağı kurarak onları nasıl özgürleştirir?
Orhan Gazi Gökçe ve Özlem Turan
Quota: 15
Bu çalıştayda, öğretmenlerin sınıfındaki iletişimi etkili bir şekilde yönetebilmesi için dilin sınırlarını anlaması ve bu sınırları nasıl aşabileceklerine dair yöntemler üzerinde durulacaktır. Sınırlarını genişletmek için geniş bir söz varlığı ve dilin tüm imkânlarını kullanabilmek gerekmektedir. İyi bir öğretmen, sınıfında etkili bir öğrenme ortamı yaratabilmek için dilin sınırlarını bilmelidir. Bu bilgiyi, öğrencilerin katılımını artırmak, daha verimli bir iletişim kurmak ve sınıf yönetimini kolaylaştırmak amacıyla sınıfında nasıl uygulayacağı üzerine çeşitli stratejiler öğretilmeye çalışılacaktır.
Şule Özcan Çatak
Quota: 20
This workshop invites educators to dive into the transformative power of concept-driven classrooms, where learning extends beyond curriculum boundaries and empowers students to take charge of their own educational journey. In an age where information is easily accessible, fostering a deep understanding of concepts, rather than isolated facts, enables students to connect ideas meaningfully and think critically.
Mahmoud Abdallah and Alaa Osso
Quota: 20
The rapid advancements in Artificial Intelligence (AI) technology has paved the way to a new era of innovation and transformation, impacting various sectors, including education. In response to this, the IB education system has undergone updates, incorporating a new section that provides guidance on the use of AI tools, which hold the potential to revolutionize traditional teaching and learning methods (The IB Academic Integrity Policy, p. 53). In light of this, it is imperative for educators to be equipped with essential AI tools to enrich their teaching methodologies and cultivate their learners’ awareness, considering that students are well-known as digital natives in the current era. Consequently, this session aims to primarily focus on how teachers can integrate AI tools to facilitate the learning process and promote the development of various aspects of the 'IB learner profile'. Specifically, the session will delve into: a) the concept of generative AI, b) the utilization and integration of AI within the IB education system, c) the benefits and limitations of AI in education, and d) best practices for teachers in integrating AI tools.
Şeyma İpek Çelenli
Quota: 20
Herkesin yaşamadığı ya da yaşayamadığı hayata hayran olduğu bu akışa karşı koyabilenler şükredenler oluyor. Şükür, rûhi ve dîni açıdan büyük bir nimet; nitekim şükran duygusu, psikolojik sağlamlığın ve iyi oluşun en temel kaynakları arasında sayılıyor. Efendimiz (sav) insana bu anlamda çok temel bir şiar ya da yeni tabirle “motto” olabilecek şu Hadis-i Şerif’i buyurmuş: “Allahım bana seni şükretmeyi, zikretmeyi ve sana ibadet etmeyi nasip et.” Ve maddi/dünyevi imkânlar açısından kendimizden aşağıdakine, manevi/ilmî imkanlar açısından ise kendimizden yukarıdakine bakmamızı öğütlemiş. Bu düstur üzerine, atölyemizde iyiliğin ve gönüllü çalışmaların kişinin psikolojik iyi oluşuna etkisine dair çalışmaları ele alacak ve olası gönüllülük faaliyetlerini konuşacağız. Gönüllülük tecrübelerinizi paylaşarak iyiliğin yayılmasına vesile olacağınız ve gönüllülük bilincini yeniden ele alacağımız bu atölyeye davetlisiniz.
Ceren Ersoy
Quota: 10
Genetik bilginin aktarımı gibi karmaşık biyolojik süreçler, sınırların korunduğu ve yapıların düzenli işlediği bir sistem içerisinde gerçekleşir. Bu durum, özgürlüğün ancak belirli sınırlar ve kurallar dâhilinde mümkün olabileceğini gösterir. Mikroskop aracılığıyla hücre düzeyinde yapılan keşifler, evrensel bir düzenin özgürlüğe nasıl zemin hazırladığını gözler önüne serer. Hücre, düzen ve sınırların içinde işleyerek insanlığın da benzer şekilde sınırlar dâhilinde özgürleşebileceğine dair güçlü bir metafor sunar.
Bu atölye, katılımcılara hem bilimsel düşünceye hem de özgürlük kavramına dair yeni bir bakış açısı kazandırmayı amaçlıyor. Hem teorik hem de pratik çalışmalarla eğitimin dönüştürücü gücünü deneyimleyerek, özgürlüğün ve sınırların bilimsel ve pedagojik süreçlerdeki yerini derinlemesine anlamaya yönelik zengin bir öğrenme fırsatı sunuyor. Bireyin kendini keşfetme ve potansiyelini gerçekleştirme sürecinde özgürlük ve sınırlar arasındaki ilişkileri derinlemesine incelemeyi hedefliyor.
Atölye boyunca eğitim ve sınırlar arasındaki dengeler sorgulanırken, mikroskop gibi bilimsel araçlarla pratik uygulamalara yer verilecektir. Katılımcılar, bu deneyim aracılığıyla eleştirel düşünme becerilerini geliştirip bilimsel keşiflerin özgürleştirici doğasını daha yakından tanıma fırsatı bulacaklardır.
Orkun Pelenkoğlu ve Fatma Seher Kul
Quota: 20
Bu çalıştayda, katılımcılar “Ortalamanın 2/3'ünü Tahmin Et” oyunuyla tanıştırılarak bireysel kararların başkalarının davranışlarından nasıl etkilendiğini keşfedecekler. Oyun teorisi kavramları kullanılarak, stratejik düşünme ve rasyonel karar verme süreçleri açıklanacak. Oyunda her katılımcı 0 ile 100 arasında bir sayı seçer ve seçilen sayıların ortalamasının 2/3'üne en yakın tahmini yapan kişi kazanır. Bu oyun, eğitimde öğrencilerin ve öğretmenlerin özgürlük ve sınırlar içinde nasıl karar verdiklerini yansıtır.
Çalıştayın amacı, sınıfta öğrencilerin ve öğretmenlerin özgürlüklerini nasıl sınırlandırdığını ve aynı zamanda yönlendirdiğini anlamaktır. Oyunun sonucunda katılımcılar, sınıf ortamlarında nasıl stratejik düşünmenin ve sınırların özgürlüğü şekillendirdiğini keşfedecekler. Sınırlı rasyonalite, iteratif düşünme ve Nash dengesi gibi kavramlar tartışılacak ve bu kavramların sınıf ortamlarında nasıl uygulanabileceği incelenecektir. Sonuç olarak, katılımcılar eğitimde özgürlük ve sınırlar arasındaki dengeyi daha iyi anlamış olacak ve bu dengeyi sınıflarında nasıl yönetebileceklerini öğrenme fırsatı bulacaklar.
Ayşe Hilal Akın
Quota: 15
Bu çalıştayda, Orta Yıllar Programı (MYP) çerçevesinde, "Bireyler ve Toplumlar" alanı altında yer alan "Dünya Dinleri" dersinin "Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi" konusuyla nasıl entegre edildiği ele alınacaktır. Katılımcılar, Uluslararası Bakalorya (IB) Programı’nda din eğitimi üzerine geliştirilen sorgulama ana hatlarının nasıl yapılandırıldığını ve derslerin bu çerçevede nasıl kurgulandığını keşfetme fırsatı bulacaklardır.
Atölye boyunca, IB’nin din eğitiminde eleştirel düşünme becerilerini ön plana çıkaran yaklaşımları, farklı kültürlere ve dinlere saygı gösterme ilkesine dayalı öğretim yöntemleri üzerinde durulacaktır. IB’nin bu pedagojik yaklaşımı, sadece bilgi aktarımını değil, aynı zamanda öğrencilerin sorgulama, düşünme ve farklı perspektifleri değerlendirme becerilerini geliştirmeyi hedefler. Bu bağlamda, eleştirel düşünme ve özgürlük kavramlarının nasıl işleneceği detaylandırılacak, IB’nin özgürlük anlayışının hangi sınırlandırıcılıkları barındırabileceği değerlendirilecektir.
İslam dininin özgürlük ve hürriyet anlayışına da odaklanarak, bu kavramların IB çerçevesindeki özgürlük tanımıyla nasıl karşılaştırılabileceği ele alınacaktır. Katılımcılar, bu iki farklı perspektifi analiz ederek, din eğitiminde öğrencilere kazandırılmak istenen özgürlük mefhumunu derinlemesine tartışacaklardır. Atölye çalışmasıyla teorik bilgilerin yanı sıra, uygulamalı örnekler üzerinden karşılaştırmalı bir analiz yapma fırsatı sunulacaktır. Bu atölye, hem teorik bilgi sunmayı hem de pratik uygulamalarla katılımcıların öğretim becerilerini geliştirmeyi amaçlayan bütünsel bir deneyim sunacaktır.
Yavuz Akın
Quota: 15
Bugün neden dün gibi değil? Neyi kaçırdık? En özgür eğitim sistemleri içerisinde neden geleneksel eğitim verdiğimiz dönemdeki bağımsız ve yenilikçi zihinleri ortaya çıkartamıyoruz? İşte tüm bu sorulara bir cevap bulabilmek adına "Geleneksel Sınırlar" ile eğitimin nasıl sınırsız gelecekler oluşturduğunu incelemeye çalışacağız. Eğitimin sadece okul adı verilen bir kuruma bırakılmadığı, her sistemin bir eğitim yönünün bulunduğu, geleneksel ve bugüne göre sınırları konmuş eğitim geçmişimizi tanımak, yeniden tanımlamak ve hatta günümüze taşımak üzere "eğitimde bir zaman yolculuğuna" çıkacağız. Akli ve nakli ilimlerin beraber okutulurken, örgün eğitimden mesleki eğitime tüm alanlarda, edep ve ahlak temelli, manevi karakterin oluşumunun da temel tutulduğu, enderundan ahiliğe, bozkırdan anadoluya eğtimin sınırları içerisinde sınırları aşan zihinlerin oluşumuna değinerek sınırlarımızı, haddimizi bilip yeni, sınırsız ufuklara ulaşacak nesillere dokunacağız. Bizi ve sınırlarımızı aşacak, bizden aldığı "özgürleştiren sınırları" koruyacak, gelecek için kendi ve değer sınırlarıyla barışık, dünya ve çağın sınırlarını aşan kuşaklara ulaşmak amacını düstur edineceğiz.
Zeynep Çoban
Quota: 16
Bu atölye çalışması, öğretmenlerin bilimsel düşünceyi ve toplumsal sorumlulukları daha derinlemesine kavramalarını sağlamak amacıyla düzenlenmektedir. "Özgürleştiren Sınırlar" teması etrafında şekillenen bu iki saatlik etkinlik, bilimsel keşiflerin, etik, politik ve toplumsal sınırlar içinde nasıl geliştiğini keşfetmeye odaklanır. Bilimsel araştırmalar ve teknolojik gelişmeler çoğu zaman sınırları zorlayan yenilikler getirir. Ancak, bu sınırları anlamak ve onları aşarken karşılaşılan sorumlulukları değerlendirmek, bilimsel ilerlemenin en önemli unsurlarındandır.
Atölyenin başlangıç aşamasında, bilimdeki "sınır" kavramı katılımcılarla birlikte tartışılacaktır. Sınırlar her ne kadar kısıtlayıcı gibi görünse de, aynı zamanda yaratıcı düşünceyi teşvik eden, bilimsel keşiflere yön veren ve toplumsal fayda sağlayan bir çerçeve sunar. Bu bölümde, çeşitli görseller ve kısa videolar aracılığıyla, bilimin sınırlarını zorlayan keşifler ve teknolojilerin etkisi ele alınacaktır. Fraktal geometri gibi bilimsel kavramlar, hem sınırların hem de özgürlüğün nasıl bir arada var olabileceğini somutlaştırmak için kullanılacaktır.
Atölyenin ikinci bölümünde, katılımcılar küçük gruplara ayrılarak belirli senaryolar üzerinde çalışacaklardır. Bu senaryolar; genetik mühendislik, yapay zekâ, uzay keşfi ve çevre bilimi gibi çeşitli alanlarda sınırların nasıl özgürleştirici ya da kısıtlayıcı olabileceğini araştırmayı amaçlar. Her grup, kendilerine verilen bilimsel bir senaryoyu tartışacak ve bu senaryoda bilim insanlarının karşı karşıya olduğu sınırları değerlendirecek. Örneğin, bir deneyin etik sınırları içinde kalması gerektiğinde bilim insanlarının nasıl çözüm bulabileceği tartışılacaktır.
Son bölümde ise, gruplar bulgularını ve önerilerini paylaşarak sınırların aşılmasının bilimde ve toplumda nasıl farklı sonuçlar doğurabileceğini değerlendirecekler. Bu tartışmalar, katılımcıların bilimsel sınırlar konusunda eleştirel düşünme becerilerini geliştirmelerine ve sınıfta nasıl özgürleştirici sınırlar yaratabileceklerini keşfetmelerine olanak tanıyacaktır.
Atölyenin amacı, öğretmenlerin bilimi sadece bir bilgi yığını olarak değil, toplumsal sorumluluklarla iç içe geçmiş bir süreç olarak görmelerine yardımcı olmaktır. Bilim ve özgürleştiren sınırlar arasındaki bu ilişki, hem bilimsel keşiflerin hem de eğitimin sınırlarını genişletmeye yönelik bir adım olacaktır.
Gözde Torun
Quota: 20
En son teknolojik gelişmelerin ve trendlerin eğitime nasıl entegre edileceğini incelenmesi amaçlanmaktadır.
Çalıştayda irdelenecek konular; yapay zeka ve etkileşim tasarımı, artırılmış ve sanal gerçeklik, sesli arayüzler, giyilebilir teknolojiler,e-öğrenme platformları, simülasyon ve oyun tabanlı öğrenme, etkileşimli beyaz tahtalar, sanal sınıflar, erişilebilirlik, teknoloji bağımlılığı ve etik tasarımdır.
Aktiviteler: Uygulamalı demolar, trend sunumları, araçların tanıtımı, pratik uygulamalar, geri bildirim oturumları (öğretmenler, öğrencilerin öğrenme süreçlerini anlık olarak izleyebilir ve gelişimlerini destekleyici geri bildirimler verebilir), tartışma grupları, vaka analizi.
Mustafa Yerliçay
Quota: 5
Çalıştayda, “Özgürleştiren Sınırlar” edebiyat bilimi bakış açısıyla değerlendirilecektir.
Çalışmada, Frankenstein romanı incelenecektir. Bu eser bireysel özgürlüğün sınırlarının nerede başlayıp nerede bittiğini sorgulayan bir eserdir. Eserde bir bilim insanı olan Victor Frankenstein’in bilimi sınırsızca kullanma arzusunun "başıboşluk" durumunun bir yansımasına nasıl dönüştüğü sorgulanacaktır. Victor’un sınırları ihlal etmesinin, hem kendisinin hem de çevresindekilerin yaşamlarını nasıl olumsuz etkilediği incelenecektir. Aynı şekilde, romanda sınırsızlık arzusunun ortaya koyduğu yaratığın kendisine çizilen toplumsal sınırların ihlali nedeniyle nasıl bir canavara dönüştüğü incelenecektir. Roman incelemesinde hem bireysel özgürlüklerin sınırlarının nasıl belirlenmesi gerektiğine hem de toplumsal mutabakatın önemine dikkat çekilecektir. Bu noktada eğitimin bu sürecin temel taşı olduğu vurgulanacaktır. Doğru sınırlar öğretilmediğinde hem bireysel hem de toplumsal düzeyde büyük yıkımların nasıl kaçınılmaz hale geleceği tartışılacaktır.
Gülden Arslan - Adem Pervan ve Mert İbrahim Başeğmez
Quota: 20
Çalıştayda, farklı materyallerden ve mekânlardan faydalanarak uygulamalı bir sunum gerçekleştireceğiz. Bu uygulamalar, hayal gücümüzün sınırlarını kullanarak farklı materyallerden özgün oyun tasarımı ve oryantiring etkinliği olacaktır. Oryantiring etkinliğimizin içerisinde farklı materyalleri, farklı alanlara bırakacağız ve katılımcıların bunları bulmasına yönelik bir rota belirleyeceğiz. Katılımcıların ulaştıkları materyallerle özgün oyun(lar) tasarlamalarını isteyeceğiz. Son olarak, uygulamalardan yola çıkarak her katılımcının oyun içerisindeki sorumluluklarını yerine getirmesi ve hayal gücünü etkili bir şekilde kullanması, özgürleştiren sınırları kendilerinin belirleyeceğine dair kısa bir sunum ile çalıştay sonlandırılacaktır.
Mehmet Sadık Tanış ve Muhammed Soyak
Quota: 12
Bu çalıştay, müziğin duygularımızı ve alışkanlıklarımızı nasıl manipüle ettiğini göstermeyi hedeflemektedir. Sunum, müziğin psikolojik ve fizyolojik etkilerini incelerken günlük yaşamda karşılaştığımız müziğin nasıl farkında olmadan davranışlarımızı etkilediğini gözler önüne serecek.
Hacer Kübra Bildirici ve Aynur Sandallı
Quota: 15
Katılımcıların, önceden hazırlanmış bir örnek resmi yalnızca üç ana renkle sınırlandırılmış akrilik boyaları kullanarak tuval üzerine yeniden resmetmeleri hedeflenmektedir. Bu çalışma için 35x50 cm ölçülerinde tuval, çeşitli boyutlarda fırçalar, akrilik boyalar, palet ve su kapları gibi malzemeler sağlanacaktır.
Utku Burak Kalaycı
Quota: 16
Bu çalıştay, öğretmenlerin yapay zekayı sınıflarında nasıl etkili bir şekilde kullanabileceklerini ve eğitim süreçlerine nasıl entegre edebileceklerini ele alıyor. Yapay zeka, öğrenme deneyimini zenginleştirme ve kişiselleştirilmiş öğretim yöntemleri sunma potansiyeline sahiptir ancak bu dijital araçların kullanımı özgürlüğü genişletmekle birlikte, güvenli ve etik sınırların korunmasını da gerektiriyor. Oturum boyunca öğretmenler, yapay zekânın sunduğu özgürlük ve sınır kavramlarını birlikte değerlendirerek eğitimde yeni yaklaşımlar ve uygulamalar keşfedecekler.
Songül Karadağ ve Zühal Özcan
Quota: 10
Bu çalıştayda katılımcılar, tabiattan ilham alarak somut şiir tekniğiyle yaratıcı özgürlüklerini keşfedecekler. Çizgi kullanmadan, yalnızca kelimelerle sanatsal formlar oluşturacakları bu süreç, şiir ve görsel sanatın buluştuğu özgün bir deneyim sunuyor. Yaratıcılığı özgürleştiren bu çalıştayda katılımcılar sınırlarını aşmaya davet ediliyor.
Emine Özsöz Öğüt
Quota: 10
NUN Okullarında uyguladığımız "okul dışı öğrenme alanları" olan gezilerimizin öğrenciye kazanımlarından hareket edilecektir. Zenginleştirilmiş bir akademik gezi yılına katkı sağlayan disiplinlerarası bir iş birliği söz konusudur. Bu zenginliğin en büyük parçalarından biri de şüphesiz, özenle hazırlanan gezi kitapçıklarıdır. Biz de atölyemizde hem gezi planlamasındaki hassas noktalara vurgu yapacağız hem de bir gezi kitapçığında neler olmalı üzerine bir atölye çalışması yapacağız. Öğrencilerin okul dışındaki öğrenmelerinde büyük heyecan uyandıran en güzel fikirleri bu atölyede paylaşacağız.
Şefika Girgin
Quota: 15
Bu çalıştay, proje tabanlı öğrenmenin belirli sınırlar içinde öğrencilerin özgür düşünme yetilerini nasıl geliştirdiğini ele almayı amaçlamaktadır. Eğitimde "sınırlar" hem yapılandırılmış öğretim yöntemleri hem de öğrencilerin özgün fikirler geliştirmesi için bir çerçeve sağlar. Çalıştayda, fen bilimlerinde öğrencilere bilimsel araştırma yöntemleri ve problem çözme becerilerini kazandırmak için proje tabanlı öğrenmeye dayalı öğretim stratejileri tartışılacaktır. Katılımcılar, bu yöntemleri sınıf ortamına nasıl entegre edebileceklerine ve öğrenci yaratıcılığını destekleyecek projeler tasarlamaya yönelik fikir geliştireceklerdir. Proje Tabanlı Öğrenme (PTÖ), gerçek dünya problemlerini çözmeye yönelik proje tasarımları ile öğrencilerin öğrenme motivasyonunu artırır. Çalıştayda, fen bilimlerinde öğrencilerin ilgisini çekecek projelerin nasıl tasarlanabileceği ve bu projelerin öğrencilerin bilimsel kavramları derinlemesine anlamalarına nasıl katkı sağlayacağı ele alınacaktır. Katılımcılara kendi sınıf ortamlarında uygulayabilecekleri proje ve etkinlik örnekleri sunmak ve aktif katılımı teşvik eden grup çalışmalarıyla pratik bilgi sağlamak hedeflenmektedir. Ayrıca, öğrencilerin bilimsel keşifler yapmalarının nasıl desteklenebileceği konusunda, onları sorgulamaya yönlendirmenin de etkili yolları hakkında fikir edinilecektir.
Zeynep İlkay Minder
Quota: 20
Çalıştayın amacı, sosyal bilgiler öğrenme sahası sınırlarının genişletilerek sınıf dışına taşınabileceğini ve öğrenmenin gerçekleştiği sırada sınıf dışındaki diğer kampüs içi mekânların da birer öğrenme sahası olarak kullanılabileceğini bir örnek ders tasarımı üzerinden gösterebilmek ve tasarımın uygulamasını bir atölye ile gerçekleştirebilmektir. Bu çalıştaya katılım sağlayan kişiler ile birlikte sosyal bilgiler dersinde öğrencilerin kazanmaları hedeflenen en önemli becerilerden dört tanesi olan “yaşanılan mekâna uyum sağlama”, “yer yön belirleme”, “kroki okuyabilme” ve “mekân analizi yapabilme” becerilerinin kazandırılmasında ders içerisinde sıklıkla kullanılan anlatım yöntemine alternatif olarak kullanılabilecek farklı öğretim yöntem ve teknikleri, beceri öğretiminde alternatif öğrenme alanları tartışılacaktır. Örnek bir öğretim yöntemi olarak “sosyal bilgiler öğretiminde oryantiring yöntemi” tanıtılarak sınıf dışına çıkılacak ve NUN Okulları Erkek Kampüsü içerisinde sosyal bilgiler öğretimi deneyimlenecektir.
Nida Tosun Çandır
Quota: 10
Bu çalıştayın amacı, doğada ders işlemenin öğrenci öğrenme süreçlerine katkılarını keşfetmek ve sınıf ortamının sınırlarını aşarak daha özgür ve yaratıcı öğrenme deneyimleri sunma yollarını öğretmenlere aktarmaktır. Çalıştay sırasında katılımcılar, okulun açık alanlarında ve geleneksel sınıf ortamlarında gözlem yaparak her iki eğitim modelinin farklılıklarını deneyimleyecekler. Bilgilendirici kısa turlar sayesinde katılımcılar, doğanın eğitim ortamına nasıl entegre edilebileceğini, öğrencilerin farklı öğrenme stillerine nasıl hitap edilebileceğini ve doğada öğrenmenin ders kazanımlarına nasıl katkı sağlayabileceğini öğrenecekler.
İçerik: Kısa turlar ve uygulamalı aktivitelerle doğada ders işleme pratikleri, sınıf ortamında sıkça karşılaşılan sınırlamalar yerine, öğrencilerle birlikte doğada genişletilmiş öğrenme alanlarının nasıl kullanabileceğine dair bilgi paylaşımı.
Emin Birlik
Quota: 6
Duvar askısı projesi, katılımcıların yaratıcılıklarını belirli sınırlar içerisinde ifade etmelerine olanak tanır. Proje sırasında, her katılımcı belirli malzemeler ve araçlar (ahşap, vida, kanca vb.) ile sınırlanmış bir çerçeve içinde çalışacak, ancak bu sınırlamalar onları yaratıcılıklarını daha etkili bir şekilde kullanmaya teşvik edecektir.
Tasarım süreci boyunca katılımcılar, kendi sınırlarını nasıl zorlayabileceklerini ve belirlenmiş bir çerçevede özgürlüklerini nasıl ifade edebileceklerini keşfedecekler. Ahşap atölyesindeki sınırlar (kullanılacak araçlar, zaman, malzemeler) yaratıcılığı kısıtlamaz, aksine katılımcıların odaklanmasını ve yenilikçi düşünmelerini sağlar. Bu, eğitim sistemindeki sınırlar gibi, bireyin gelişimini yönlendiren ve anlam kazandıran yapılar sunar.
Projenin sonunda, katılımcılar hem somut bir ürün (duvar askısı) oluşturmuş olacaklar hem de sınırların, özgürlüğü ne kadar besleyici ve yönlendirici olabileceğini deneyimlemiş olacaklar. Bu da "gerçek özgürlüğün sınırlar içinde anlam bulduğu" çalıştayın ana temasını somutlaştırır.
Serpil Karabulut ve Ayşe Sirye Tan
Quota: 10
3D kalemle üç boyutlu tasarım, belirli teknik sınırlamalar içinde katılımcıların yaratıcılıklarını serbest bırakmalarını sağlar. Katılımcılar, sınırlı malzeme (PLA filament) ve araç (3D kalem) ile şekiller ve objeler tasarlarken, bu sınırların içinde yaratıcılıklarını nasıl ifade edebileceklerini keşfedecekler.
Bu süreç, özgürlüğün belirli çerçeveler içinde anlam kazandığı fikriyle paraleldir. Tasarım sırasında katılımcılar, 3D kalem teknolojisinin sınırları (kalemle çizim kabiliyetleri, malzemenin şekil alma kapasitesi) ve kendi hayal güçleri arasındaki dengeyi deneyimleyecekler. Bu da, çalıştayın ana fikrini pekiştirir: Gerçek özgürlük, sınırlar dahilinde anlamlı hale gelir ve sınırların rehberliğinde bireylerin yaratıcılıkları gelişir.
Şeyma Nur Kurt
Quota: 15
Özgürlüğün neliği ve nasıllığına dair zihinlerde oluşan soruların karşısında, sınırlarını Hz. Peygamber’in çizdiği özgürlüklerimizden oluşan hayatımızda, “Ameller niyetlere göredir; herkesin niyeti ne ise eline geçecek olan odur...” hadisinde olduğu gibi, Hz. Peygamber’in her anın, her adımın, her düşüncenin sınırını belirleyerek bizleri nasıl özgürleştirdiğini anlamayı hedefliyoruz.
Zeliha Vardi ve Muhammed Nadir Erdem
Quota: 12
Bu çalıştayda, çocukluktan ergenliğe geçiş sürecinde sınırların önemini ve bu sınırların aslında sağlıklı iletişimde nasıl bir rol oynadığını birlikte keşfedeceğiz. Amacımız, ortaokul çağındaki öğrencilerin gelişim sürecinde hangi sınırların önemli olduğunu anlamak ve bu süreci daha bilinçli bir şekilde yönetebilmek. Bu yolculukta, öğretmenin kendi psikolojik süreçlerini ve yaşam deneyimlerini bilinç dışı olarak öğrencilere nasıl aktardığını ve yine aynı şekilde öğrencilerden de öğretmene olan aktarımı derinden inceleyeceğiz.
Eğitim serüveninde sağlıklı bir öğrenme ortamı oluşturmanın anahtarlarından biri, öğretmen ve öğrenci arasında olan çift yönlü duygusal etkileşimdir. Bu çalıştayda bu duygusal etkileşim içinde sağlıklı sınırları nasıl koruyabileceğimizi örneklerle birlikte deneyimleyeceğiz. Özellikle eğitim alanında kullanılan iletişim stillerinin farkında olabilmek adına neler yapabileceğimizi tartışacağımız bu çalıştayda, hem öğretmenlerin hem de öğrencilerin birbirleriyle olan etkileşimlerini nasıl daha bilinçli ve etkili bir şekilde yönetebileceklerini birlikte keşfedeceğiz.
Asiye Kevser Kavaloğlu ve Türkan Deniz
Quota: 10
Karikatür Atölyesi'nde, karikatür sanatının derinliklerine ineceğiz. Hiciv ve kara mizahın güçlü bir aracı olarak karikatürün, toplumsal olayları nasıl yansıttığını keşfedip, özellikle Filistin'deki savaş ve sınırların bireyler üzerindeki etkileri gibi önemli konulara odaklanacağız.
Atahan Demir ve Azize Akan
Quota: 15
Modernleşme sürecinin Türk müziğine yansımaları ele alındığında, Sadettin Kaynak müziğimiz adına önemli adımlar atmış oldukça kıymetli bir bestekârdır. 20. yüzyılda Türk müziğine daha önce eşi benzeri bulunmayan nitelikte eserler kazandırmış ve halk müziğine olan tutkusu sebebiyle eserlerinde halk müziği ezgilerine de sıklıkla yer vermiştir. 1960'lı yıllara kadar Mısır ve Arap filmleri Türkiye'de büyük bir ilgiyle karşılanmış ve bestekarımız da film müziklerini Türkçeye ve Türk müziğinin makamsal yapısına çevirmekle görevlendirilmiştir. Şair Vecdi Bingöl ile birlikte çok büyük bir mesai harcayarak yıllarca sahnelerde geçen müzikleri sahnenin içeriğine uygun olacak şekilde yeniden bestelemişlerdir. Genellikle filmde, bir sahne performansının sergilendiği sahnelerde, enstrümanların gözüktüğü süre zarfı, solistin şarkı söylediği süre zarfları elif süresi hesabıyla hesaplanarak ona göre bestelenmeye çalışılmıştır. Bir yandan da sahnedeki oyuncunun dudak hareketlerine uygun olacak fonetik yapıda şiirler, yine elif süreleri ile hesaplanarak uygun şekilde yazılmış ve bestekarımız tarafından bestelenmiştir. Bestekâr ve güftekârımızın sanat anlayışlarını ve hayal gücünü sınırlayan bu unsurlara rağmen öyle sanatsal eserler ortaya çıkmış ki adeta Türk müziğinde bir devrim yaratılmıştır. Bestekârımızın film müzikleri, müziğimizdeki popülerleşme sürecini başlatmış ve eserler geçmiş dönemlerin aksine halk tarafından da büyük bir ilgi ile karşılanmıştır. Sadettin Kaynak'ı ve film müziklerini ele alacağımız sunumun ardından kendimize çeşitli sınırlar getirerek makamsal müzikte besteler yapmaya çalışacağımız bir çalışmamız olacaktır.
Heba Sallam
Quota: 20
This workshop aims to empower teachers to create lessons and materials that remove barriers to learning, fostering an inclusive environment where all students can thrive. It focuses on Universal Design for Learning (UDL), an educational framework that ensures accessibility for all students, regardless of their abilities, learning styles, or backgrounds. UDL promotes flexibility in teaching and learning by offering multiple ways for students to engage with content, process information, and demonstrate their understanding.
Participants will explore strategies for engaging and motivating students by addressing their individual interests, learning preferences, and needs. The workshop will introduce various techniques to present information in different formats. It will also cover methods for encouraging students to express their knowledge and skills in multiple ways ensuring that every learner has the opportunity to succeed.
Murat Coşkan ve Onur Kandemir
Quota: 16
"Sınırsız Algoritmalar ve Özgür Fikirler" ile düşüncenin sınırlarını zorlamaya hazır mısınız?
Atölyemizde hem matematiksel hem de bedensel hareketlerle yeni fikirler üretip yaratıcı yollar keşfetmeye çalışacağız.
Bu atölyede, algoritmaların düzenli ve sınırlı dünyasıyla, özgür düşünce ve hareketin sınırları aşan gücünü bir araya getiriyoruz. Hem matematiksel problem çözme tekniklerini hem de bedensel hareketlerin algoritmik yapısını keşfederken, sınırların aslında nasıl özgürleştirici olabileceğini deneyimleyeceksiniz.
Özgün fikirler bulmaya çalışıp problem çözme yeteneklerinizi sınırların ötesine taşımak istiyorsanız bu atölyede yerinizi alın.
Meryem Zülfikaroğlu ve Duygu Aka Cesur
Quota: 18
Çocuklarla olduğu kadar yetişkinlerle aramıza, hatta kendimize karşı da koyduğumuz sınırlar, sağlıklı bir iletişimin ve dengeli bir yaşamın temelidir. Ancak sınır koymak, çoğu zaman beklenmedik duygusal tepkilerle karşılaşmamıza neden olabilir. Bu atölyede, hem başkalarına hem de kendimize sınır koyarken bu süreçte ortaya çıkan duygusal dalgalanmaları nasıl yönetebileceğimizi, yani duygu regülasyonunu nasıl gerçekleştirebileceğimizi ele alacağız. Hem çocuklarla hem yetişkinlerle kurduğumuz ilişkilerde bu iki temel beceriyi nasıl geliştirebileceğimizi ve sınıf ortamında da kullanılabileceğimiz bazı teknikleri birlikte keşfedeceğiz.
Merve Toprak ve Kübra Kayacı
Quota: 20
Çalıştayda, NUN Okullarının 10 yıllık PYP deneyimine dayanarak, ilkokul düzeyinde din eğitiminin nasıl düzenlendiği ve kademelendirildiği konusunda bir tecrübe paylaşımı yapılacaktır. Atölye boyunca yaşa uygunluk, disiplinler arası entegrasyon ve duyuşsal alanı kapsayan temel kriterlerin PYP metodolojisiyle öğretim yöntem ve tekniklerine nasıl yansıtıldığı detaylı bir şekilde ele alınacaktır. Din eğitiminin ilkokulda, düşünce, duygu ve ahlak (davranış) bütünlüğünü sağlamada nasıl kilit bir rol oynadığı üzerinde durulurken, erdem ve değer aktarımının diğer disiplinlerle nasıl işbirliği içerisinde gerçekleştirildiği konusunda da örnekler sunulacaktır. Bu süreçte, katılımcılar PYP’nin sunduğu eğitim modeli çerçevesinde iyi uygulama örneklerini inceleme ve bu deneyimlerden faydalanma imkânı bulacaklardır.
Nurcan Koz
Quota: 16
Gerçekleştirilecek olan bu çalıştayda katılımcılar, erken çocuklukta dil ve matematik farkındalığının çocukların temel öğrenme becerilerini geliştirmeleri için kritik öneme sahip olduğunu kullanılacak ''Dil Bilgisi Teknikleri'' ve ''İstasyon Yöntemi'' ile deneyimleyecektir. Dil ve matematik farkındalığı birlikte ele alındığında, çocukların analitik düşünme, yaratıcılık ve sosyal becerilerini geliştiren temel unsurlardır. Bu nedenle erken yaşta bu alanlara yapılan yatırımlar, çocukların gelecekteki akademik ve sosyal başarıları için önemli bir zemin hazırlamaktadır.
Tuğba Karakullukçu
Quota: 10
Bu çalıştayda, Lego Spike seti kullanılarak oluşturulabilecek bir hazır robot tasarım kılavuzu sunacağız. Bu tasarım, bir sınır ve aynı zamanda bir başlangıç noktası işlevi görecek. Katılımcıların bu sınırı rehber olarak almaları ve ardından setlerinde bulunan ek parçaları kullanarak tasarımı geliştirmeleri beklenmektedir. Verilen robot tasarımı, belirlenmiş sınırlar ve kurallar dahilinde katılımcıların ilerlemelerini sağlayacak bir temel sunacak. Bu sınırların ötesine geçerek, eklemeler ve değişiklikler yaparak kendi özgür tasarımlarını oluşturmaları bekleniyor. Böylelikle hazır bir yapının içinde özgün fikirler üreterek nasıl esneklik kazandırılabileceğini ve yaratıcı çözümler üretilebileceğini deneyimleyecekler.
Güldan Aytekin Kurnaz ve Esma Kaan Yıldız
Quota: 20
Sunum ve Söyleşi:
Sunumumuzun ilk bölümünde, katılımcılarla çocuklarda beceri gelişimi ve bu gelişimin sınır oluşturma sürecine olan etkisi üzerine bir söyleşi gerçekleştireceğiz. Bu bağlamda, çocukluk döneminde beceri kazanımı sürecinde yaşanan sancılar, reddedişler ve ardından gelen dirayet oluşturma yetisi gibi konuları sorgulama temelli bir yaklaşımla ele alacağız.
Yaş gruplarına göre beceri gelişimleri, bilimsel veriler ışığında derinlemesine irdelenecektir. “Hard Skills” ve “Soft Skills” kavramları üzerine çeşitli örnekler vererek, bu becerilerin çocuğun yaşamına kattığı somut değerleri tartışacağız. Bu çerçevede, “Okullarda beceri gelişimine ne kadar zaman ayırıyoruz?” sorusunu ortaya atarak katılımcıların görüş ve deneyimlerini paylaşmalarını sağlayacağız.
Farklı ülkelerde beceri gelişimi üzerine yapılan çalışmalar ve eğitim sistemlerine yansımaları da sunumun bu aşamasında değerlendirilecektir. Ardından, NUN Okullarında beceri gelişimine yönelik yapılan projelerden örnekler paylaşılacak; okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise seviyesindeki uygulamalara ilişkin somut örneklerle katılımcıların bu konuda farkındalığı artırılacaktır.
Son bölümde ise, katılımcıların kendi okullarında gerçekleştirdikleri beceri geliştirme çalışmalarına dair “iyi örnek” paylaşımlarına yer verilecektir. Böylelikle, kolektif bir öğrenme deneyimi oluşturmayı amaçlamaktayız.
Atölye Çalışması:
1 Litre Süt ile Neler Yapılabilir?
Bu atölye çalışmasında, katılımcılara yaratıcı düşünme ve problem çözme becerilerini geliştirmeleri için ilham verici bir uygulama sunulacaktır. Katılımcılar, sınırlı kaynaklarla çeşitli ürünler ortaya çıkararak, beceri gelişimi ve üretkenlik üzerine derinlemesine bir deneyim yaşayacaklardır.
Müberra Mercan ve Ayşe Rüveyda
Quota: 20
Çalıştay, katılımcılara IB-PYP'nin öğrenen profili ve kavram temelli öğrenme ilkelerine dayalı olarak sınıf içinde sınırların ve özgürlüğün nasıl dengeleneceğini öğretmeyi amaçlar. İlk aşamada, eğitimde sınır ihlallerinin neden olduğu sorunlar tartışılır ve dengeli, açık fikirli olmanın önemi vurgulanır. Kısa anketlerle katılımcıların sınıf içi disiplin ve özgürlük deneyimlerini anlamak hedeflenir. Katılımcılar, sınıf içi senaryoları tartışarak sınırların nasıl ihlal edildiğini ve öğrenen profilini nasıl geliştirebileceklerini keşfederler. Forum Tiyatrosu gibi yaratıcı drama teknikleri, sınıfta özgürlük ve disiplin yönetimi ile ilgili interaktif çözüm önerileri sunma fırsatı verir. Sokratik yöntem ve iş birlikli öğrenme stratejileri ile sınıf yönetiminde özgürlük ve sınır koymanın felsefi boyutları derinlemesine incelenir.
Çalıştay sonunda katılımcılar sakin okul iklimi için temel anlaşmalar belirlerler. Temel anlaşma oluşturmanın ve bunu yaparken olumlu dil kullanmanın, sınıfta empati, iletişim ve iş birliği kültürünü nasıl pekiştirdiği üzerine bir değerlendirme yapılır. Olumlu dilin öğrencilerin duygu durumlarını ve sınıf içi uyumu nasıl güçlendirdiği tartışılır.
Müge Kurt
Quota: 12
Kokular, anılarımızı harekete geçiren güçlü bir etkiye sahiptir. Bu atölyede, farklı kokularla geçmişten gelen unutulmaz anılara dokunmayı ve hafızamızda derin izler bırakan kokuların büyülü yolculuğunu keşfedeceğiz ve duyularınızla hafızanızı yeniden canlandıracağız.
***
Scents have a powerful effect on triggering our memories. In this workshop, we will explore the magical journey of scents that evoke unforgettable memories from the past and leave deep impressions on our minds, reviving your recollections through your senses.
Şuranur Taşdemir
Quota: 8
Arıların yaşam süreçleri, doğadaki sınırların nasıl özgürleştirici bir etki yarattığının canlı örneğidir. Bu çalıştayda arıların ekosistemdeki özgürleştirici rolünü daha yakından anlayacak ve balmumu bez yapımı gibi sürdürülebilir uygulamalarla doğanın sınırlarına saygı göstererek kaynakları verimli kullanmanın yollarını keşfedeceğiz. Bu süreçte, doğadaki sınırların aslında yaşamı destekleyen ve sürdürülebilirliği sağlayan temel unsurlar olduğunu fark edeceğiz. Ayrıca arıların bilimsel yönlerini keşfederek doğa ile daha uyumlu ve özgür bir yaşam anlayışını nasıl benimseyebileceğimize dair bir keşif yolculuğuna çıkacağız.
Beyza Güleryüz Kara
Quota: 8
Bu çalıştayda katılımcılar doğanın sunduğu renk paletini keşfederek bitkilerden doğal boya elde etme tekniklerini öğrenecekler. Doğal boyaların sürdürülebilir ve yaratıcı gücünü keşfederken doğanın sunduğu ürünleri sınırlarının dışına çıkarak farklı amaçlarla kullanmayı deneyimleyecekler.
Tuğba Yıldız - Nalan Gezer
Quota: 15
İlkokul 1. sınıflarda okuma yazma eğitimi, "Özgürleştiren Sınırlar" çalıştayının ana fikriyle doğrudan örtüşür. Okuma yazma öğrenme süreci çocuklara dil becerilerini özgürce kullanabilecekleri bir dünya sunar, ancak bu becerilerin anlamlı bir şekilde gelişebilmesi için belirli sınırların varlığı da şarttır.
